Çocuklarda en basit zannedilen bulgular bile çoğu zaman bir anlam ifade eder. Erken tanı ve tedaviye yardımcı olur. Bazen de basit bir erken müdahale hayat kurtarır. Bu konuda yazılmış birçok kitap vardır. Bu kitap ise anneler, babalar ve çocuk bakan kişiler için yazılmıştır. Tedavi değil, çocuk gelişimiyle ilgili bilgilendirme amacıyla yazılmış, ailelerin ve çocuk bakan her kişinin dikkat etmesi gereken hususları gösteren bir kitaptır.
Ben bu kitabı bir ailenin, doğduğu andan itibaren çocuk büyütürken karşılaşabileceği sorunlara değinmek üzere yazdım. Çocukların şikâyetlerine, beslenmesine, sindirim sistemine, gözden kaçan veya basit gibi görünen hastalık belirtilerine, en sık görülen önemli hastalıklarına dikkat çekmek istedim. Çünkü çocuklarda beslenme ve sindirim sistemi çok önemlidir, bunun nedeni sindirim sistemi sorunlarının yenidoğan ve süt çocukluğu döneminde çok olmasıdır. Bu nedenle, uzun yıllar sindirim sistemi ve beslenme yan dalı ile uğraşan bir çocuk hekimi olarak yıllar içinde edindiğim bilgilerden herkesin faydalanmasını amaçladım. Çocuk gelişiminde aile çok önemli olduğundan, evlilikten itibaren aile kavramını ele aldım, sonra çocuğu, çocuğun aile için önemini, çocuk bakımını, çocuk yetiştirmede bilinçli anne-baba olmanın önemini ve son olarak da çocuk eğitiminde önem verilmesi gereken hususları yazdım.
Anneler, babalar ve çocuğa bakanlar ne kadar bilgili ve hazırlıklı olurlarsa hem kendileri hem de çocukları için o kadar faydalı olurlar. Ben bu kitapta gereğinde annenin ve babanın yapabileceği basit girişimleri anlatmaya çalıştım. Özellikle, çocuklarla en çok anneler ilgilendiği için annelerin, bazı kapalı seyreden hastalıklara dikkatini çekmek istedim ve biraz da kendi hatalarını vurgulamaya çalıştım. Bu bilgiler, anne-babalar için rehber olabilecek kolayca uygulanabilecek bilgilerdir. Kesinlikle her hastalığı kendilerinin tedavi etmesi için değildir!
Bizim toplumumuz çocuklarına çok şey vermekle birlikte onlardan çok şey de beklemektedir. Bu ilgi veya sevgi eksikliği değildir, bilgisizliktir. İnanıyorum ki, anneler ve babalar ne kadar bilgili ve donanımlı olurlarsa, çocuklarını o kadar sorunsuz büyütürler çünkü anne-babalarımızın çocuk büyütme konusunda yetersiz olmaları sorunlara neden olabilir. Bu nedenle, kısa dönemli bile olsa zorunlu anne-baba eğitimi veren kurumların olması gerektiğini düşünüyorum.
Çocuk bakımı ve hastalıkları ile ilgili yerli ve yabancı pek çok kitap bulunmaktadır. Bu kitabı yazarken ben de çeşitli yabancı kaynaklardan yararlanmakla birlikte, öncelikle kendi gözlemlerime ve edindiğim deneyimlerime yer verdim. Yabancı kaynaklarda o kültürün örf ve adetlerine göre bilgiler de yer aldığından, neredeyse tüm yaşamını çocuklarla geçiren bir hekim olarak kendi örf ve adetlerimiz içerisinde, ailelerin gereksinimlerine cevap verecek görüşlerimi ve birikimlerimi yazmaya özen gösterdim. Elbette ki, görüşlerimin doğruluğu veya yanlışlığı tartışılabilir.
Yaklaşık 65 yıllık hekimlik hayatımın elli yılından fazlası çocuklarla geçti diyebilirim. Çocuk hekimi olmam, çocuklar hakkında yazı yazarken daha gerçekçi olmamı sağladı. Hatta çocukları, onların isteklerini ve dertlerini çocuk hekimleri bilir diyebilirim. Bu nedenle çocuğu bilmeden, hastalıklarını bilmeden yazılan kitaplar ve söylenenler bence derleme olur.
Hangi milletten, ırktan veya dinden olursa olsun geleceğimizin güvencesi çocuklarımızdır ve çocuklar felaket anlarında en çok zarar görenlerdir. Bu nedenle çocuklar ihmal edilmemelidir. Anne olmak da, baba olmak da, çocuk olmak da kolay değildir. Dilerim tüm çocuklar anne ve babalarıyla mutlu büyür.
Herkesin anlayabileceği bir dil kullanarak yazdığım bu kitapla amacım okuyan her kesimin gerekli bilgileri öğrenmesini sağlamaktır. Eğer verdiğim bilgilerin tek bir çocuğa bile faydası olabilirse kendimi mutlu hissederim. Gelecek kuşak hekimlerin daha iyi kitaplar yazmaları en büyük dileğimdir. Daha güzel bir gelecek, sağlıklı ve eğitimli nesillerin yetişmesi ile mümkündür.