İstanbul için tüm dünyada ‘’Türklerin görkemli şehri’’ algısının oluşmasını sağlayan yazarlardan biri olan Julia Pardoe’nun ilk baskısı 1838’te yayımlanan ardından 1884’te Kırım Savaşı nedeniyle yeni yazılar eklediği bu muhteşem eserde; Osmanlı İmparatorluğu’ndaki günlük yaşamdan mesire yerlerindeki eğlence anlayışına Boğaziçi’nin her iki yakasındaki eşsiz mimariden şehrin saraylarına, camilerine, türbelerine ve köşklerine varıncaya kadar hemen her şeyi anlatıyor.
Julia Pardoe’nun kadın olması toplumun her katmanındaki kadınlara ve evlerin gözlerden uzak tutulan alanlarına ulaşmasını sağladığı için değerli gözlemler içeren “Boğaziçi’nin Güzellikleri” döneminde çizilmiş 80 adet renkli gravürle birlikte sunuluyor.