Dizi editörleri bugüne değin yapılan Freud çevirilerinin büyük bölümünün İngilizceden yapıldığını ve bunun da çok önemli sorunlar yarattığını belirtiyorlar. Ayrıca Freud'un kavramlarını karşılamak için bugüne değin kullanılan terimlerin önemli bir bölümünün Freud'un kuramının yapısına ve Türkçenin diyalektiğine uymadığını da ileri sürüyorlar.
Kitabın "Freud'u Türkçe Düşünmek" başlıklı sunuş yazısı yalnız psikanalizde değil Türkiye'de hemen her alanda varolan çeviri sorunlarına dair öneriler de içeriyor.
Konuşma diline değin girmiş 'bilinçdışı' teriminin Freud'un kuramına uyumsuzluğunu ya da İngilizcenin ikliminde kuramın liberal bir dille donatıldığını örnekleriyle görmek huzursuz edici. Bu öneriler doğru ise belki şunu söylemek gerekli: "Freud'u İngilizce düşünmek zorunda değiliz çünkü nihayet Türkçe'de..."