1948 yılında Araplar İsrail'e yenilince Sovyetler'e Orta Doğu'ya nüfuz etmesi için büyük bir fırsat doğmuştu. Amerikalı yöneticiler bir yandan İsrail'i koruma yükümlülüğü ve bunun Araplar üzerindeki etkisi diğer yandan petrolün kabul edilebilir bir fiyat üzerinden garantili gelmesi arasında kalmışlardı. Amerikan ajanları günlük işlerinde neyin uygun olup olmadığına genellikle bu durumun farkında olarak karar verdiler. Çalışma programlarında kısa vadeli işlere odaklanırken büyük resmi ve gelecekte ne olacağını Washington'daki şeflerine ve diplomatlara bıraktılar.
ABD bir yandan demokrasiyi destekliyor görüntüsü altında Sovyet eğilimli rejimlerin artmasını önlüyor diğer yandan kendi çok uluslu şirketlerinin çıkarlarını kollarken çirkin yüzünü gösteriyordu. Buna da