Mesela ölüm adil mi diye soran acem şairini soruyorum Tanrı ya,
Oysa ölümün adil olması için hayatın adil olması gerek.
Ya da bazen şöyle diyorum Tanrı ya ve haklısın diyor, (insanlara yaşattıklarımızın Tanrı ile bir ilgisi yok).
Ya da iyi bir adam olmak bizimle ilgili değil insanların zihnine soktuklarımızla ilgili diyorum
Ve gülmenin de garip bir eylem olduğunu düşünüyorum ve bazen beceremiyorum bunun seninle bir ilgisi var mı diyorum Tanrı ya yok diyor.
Ve insanların beni anlamadıkları düşündüğümü de söylüyorum,
Haşlanmıyorum diyorum, yaptığım esprimi ciddiye alandan, ağladığımda espri yapıyorum sanandan.
Ve bir önerme de yapıyorum onun öğretisine inanarak, nefretiyle yaşayan insanlardan uzak olmanızı istiyorum, bu nefretle sizi boğarlar.
Yosun gibi yaşamaktan korktuğumu söylüyorum mesela Tanrı ya
Öylesine yani sırf yeşillik olsun diye.
Başınıza gelmesin çünkü biri olmayı unutursunuz.
Yani ünlü filozofun dediği gibi,
Asıl mucize kendine inanmaktır önce sonrası hep olağan şeyler.
Kendinle yaşamanın bir yolunu bulamadıysan neden kaçıyorsun
Nerede olduğunun ne önemi var ki?