Hızlı toplumsal değişmelerden ve buna bağlı olarak dini inanç ve değerlerin zayıflaması ve yok olması durumundan en fazla etkilenen kesim de henüz hayat felsefesini geliştirememiş kendine özgü bir kişilik ve kimlik oluşturmaya çalışan gençler olmaktadır. Toplumdaki yerini ve hayat felsefesini belirlemek kişiliğini oluşturmak için kimlik arayışı içerisinde olan genç bu süreç içerisinde dini inanç ve değerlerle yeterli ve olumlu bir ilişki kuramadığında bu döneme has bunalım ve çatışmalarla bas etmesi daha da ağırlaşmaktadır. Sonuçta genç insanın umutsuzluğa düşerek bir takım ruhsal rahatsızlıklara yakalanması içki uyuşturucu vs. gibi maddelere bağımlılık geliştirmesi hatta intihara yönelmesi çok kolay olmaktadır. Oysa dini inanç ve değerler son derece çalkantılı ve buhranlı bir dönem yasayan gence güvenlik ve iç huzuru temin edip hayatına bir anlam vererek sağlam bir kişilik ve olumlu bir hayat felsefesi oluşturmasına yardımcı olmaktadır.