İKİ CİLTLİK HARİKA BİR ESER…
“Muhacir diye küçümsenenler, tarihin yazdığı savaşlarda en geride kalanlar, yani düşmanla sonuna kadar dövüşenler, çekilen ordunun ri’cat
hatlarını sağlamak için kendilerini feda edenler ve düşman karşısında kaçmak, çekilmek nedir bilmiyenlerdir. Muhacirler kaybedilmiş topraklarımızın aziz hatıralarıdır!”
M. KEMAL ATATÜRK
Miralay Şefik; “Hiç aklımdan geçer miydi, Önceleri dağ adamı ve eşkıya diye bildiklerim, kanun dışı o Ege’nin insanlarıyla omuz omuza savaşacağımız? Türk insanının en büyük özelliği var onlar da. Konu ülkesi ve memleketi olduğunda; ne aile, ne yar, ne evlat düşünüyorlardı. Varsa yoksa vatan, varsa yoksa vatan, önce vatan!”
Aydın savaşında görmüştü bu düşündüklerini. Gencecik yörük çocukları sanki bir düğüne, bir davete gidiyorlardı. Şen, güler yüzle ve sevinçle, düşmana karşı giderken. Genç kadınları görmüştü, civan gibi zeybeklerin, gencecik askerlerin yaralarını sarıp, hayatlarını kurtarmak için çabalarken. Efeler görmüştü en önde, düşmana bir şahin gibi atılan. Hepsi birer serdengeçti idi. Mavzerleri ellerinde, kelleleri koltuklarında… ”Olacak olacak, Türk insanı düşürüldüğü yerden tekrar yine kalkacak, dirilecek!” diye umutlanıyordu…