Manevi varlığımız, tasavvuf dünyamızın Piri ve Sultanı Mevlânâ; kıtalara sevgi, saygı, hoşgörü götüren bir çağlayanın asırlar üstü dehasıdır.
13. Asrı, 21. Asra bağlayan bir kültür ve iman köprüsü; Şemsi Tebrizi’nin tutuşturduğu hem yanan, hem yakan bir aşk adamı, bir gönül aynasıdır.
O gün de, bu gün de insanoğlunun çıkmazını gören Mevlânâ; gece uyumadan, gündüz dinlenmeden binlerce reçete yazmıştır.
Mevlânâ Deryasından aldığımız ve yorumunu, analizini yaptığımız bu manevi reçetelerin başta kendimiz olmak üzere, her kesimden insanımıza faydalı olacağı inancındayız.