Hayat denilen yolculuk hem çok kısa hem de türlü sevinçlere ve hüzünlere gebedir. Sevinçler kadar hüzünler de olmalı ki insan olduğumuzu hatırlayalım. İnsan olduğumuzu hatırladıkça tahammül etme ile sabretme arasındaki o ince çizgiyi tutturabilelim. En büyük sıkıntılara hamdetmeyi bilerek arkasından gelecek ferahlıklara şükretmeyi de unutmayalım. Aile kale gibidir, insanın kendini en güvende hissettiği yerdir. Sağlamdır, sırtını yaslayabileceği duvarlarla yükselir. Zihinsel ve duygusal dayanıklılığımız aile bağlarımızın sağlam oluşuyla doğru orantılıdır. Bu sayede olumsuz sonuçlanan her durumla başa çıkabiliriz. Çünkü biliriz, ne olursa olsun bizi koşulsuz bir şekilde kabul eden ailemiz vardır. Bu kitap “Hayalimdeki Aile”yi kurarken yaşadığım türlü güzelliklerin ve imtihanların sonucunda ortaya çıkan en güzel tohumdur benim için. Toprağa bırakır gibi sizlere sunuyorum. Dilerim yeşermesini de birlikte seyredelim ve gölgesinde hep birlikte dinlenelim. Sevgilerimle…