Her ölenin ruhunu Azrail mi alıyor?, İslam dini zamanla eskiyor mu?, Sev güzelim, beklentisiz sev!, Öküzün boynuzundaki dünya.. Son peygamber Hz. İsa mı?, "On sekiz bin alem" ne demek?, Nerede bu alemler?, Kim saymış da söylemiş?, Tanrı güzelse bu çirkinler ne?, Melek, cin, şeytan..., Yalan söylüyorum! Tanrı nasıl biri?, İsa gelince haber verir misin? Güncel, insanın aklında şüphe bırakan daha birçok sorunun cevabı bu kitapta…
OKUMA PARÇASI / tanrı nasıl biri?
tanrıyı hayal etmeye çalışıyorum kaç zamandır, olmuyor... nasıl biri acaba..? zihnimde bir boşluk var sadece... bu da beni rahatsız ediyor... seni hayal edebiliyorum, bir insan imgesi biçimleniyor hayalimde... tanrı da kurgulanamaz mı..? bir yolu yok mu bunun..?
hayır, yok. ne yaparsan yap tanrıyı hayal edemezsin, gözünde canlandıramazsın. her kurgu hatalıdır. çünkü, senin hayalin sınırlı, sınırsız olan allahı içine alamaz. bir sayısı sonsuzu içine alabilir mi hiç? okyanuslar bardaklara sığmaz. senin zihnin ancak boyutları olan varlıkları tasarlayabilir. allah ise, maddeden uzaktır, cismi yoktur. yarattıklarına asla benzemeyendir... her ne ki hayaline geliyor, allah olamaz. senin hayalin ancak gözlemleyebildiklerinden bir kurgu yapabilir. gözlemlediklerin ise, yaratıklardır, maddelerdir, cisimlerdir...
onun zatını asla kavrayamazsın, ancak var olduğunu bilebilirsin. eserlerinden anlayabilir, özelliklerini, niteliklerini tanıyabilirsin. zaten kuranda anlatıyor kendini. eserlere bakarak fiilleri, fiilleri düşünerek isimleri, isimlerinden yola çıkarak sıfatları, sıfatlarından hareketle “şanları” anlayabilir, bilebilirsin, elbet sınırlı bir biçimde. şimdi kendine bak... sanatlı yaratılmışsın, yiyorsun, içiyorsun, görüyorsun, işitiyorsun... belli ki senin üstünde yaratma, güzelleştirme, biçimlendirme, rızıklandırma gibi fiiller etkili olmuş. yaratma fiili yaratıcıyı, güzelleştirme fiili güzeli, biçimlendirme fiili biçimlendiriciyi, rızıklandırma fiili rızıklandırıcıyı gösteriyor, bildiriyor. yani halik, mücemmil, musavvir, rezzak isimleri... yaratıcı, güzelleştirici, biçimlendirici, rızılandırıcı olanın hayat, ilim, irade, kudret, görme, işitme, konuşma, var etme gibi sıfatlara, niteliklere sahip olması gerekir, aksi halde yaptıklarını yapamazdı.
peki niçin yaratıyor, biçim veriyor, güzellik veriyor, rızıklandırıyor? çünkü merhamet sahibidir o, çünkü acizlere nimetler vermekten hoşlanıyor, çünkü seni kendine ayna yapıp üstünde sanatını görmekten memnun oluyor, çünkü eserlerini görmek ve göstermek istiyor... işte bunlar da “şanları” allahın... halleri, öz nitelikleri... kuşkusuz, bu eserlerin bir ustası, bu eylemlerin bir öznesi, bu niteliklerin bir niteleneni, bu şanların bir sahibi olacak. yarattıklarına benzemeyen, tamamen kendine özgü, eşsiz, benzersiz, akıllarca kavranamayan, hayallere sığmayan bir zat bulunacak. çünkü, fiil failsiz, isim müsemmasız, sıfat mevsufsuz, şan sahipsiz olamaz.