Halvetîler, Diyâr-ı Rûm’da neşv ü nemâ bulup geniş bir coğrafyaya yayılan büyük bir medeniyetin mânevî mimarları olmuşlardır. Bu cihetten bakıldığında tarîkatın müessisi Pîr Ömerü’l-Halvetî Hazretleri’nin halîfelerinden başlayarak Pîr-i Sânî Seyyid Yahya Şirvânî Hazretleri’nin pek çok halîfesinin de Anadolu’da zuhûr etmesi tesadüf değildir.
Halvetiyye’nin, tarîkat-ı aliyye içinde en çok şube ve kola sahip olmasıhasebiyle dergimizin bu sayısında üç ana kol ve bunlardan neş’et etmiş bazı şubeleri işlemeyi uygun bulduk. Her şeyi anlattık gibi bir iddia içinde değiliz ancak daha evvel konuşulmayan bazı hususlara da dikkat çekildiği kanaatindeyiz. Bu sayımızda anlatılmayan veya niçin yok, denilen mevzular daha sonraki sayılarımızda peyderpey işlenecektir. Hatta bu minvalde günümüz sûfîleri ve sûfî anlayışları ile ilgili müstakil bir sayı hazırlanacağını da buradan siz kıymetli okuyucularımıza duyurmuş olalım. Muhterem Hocamız Süleyman Uludağ’ın ‘Halvet’başlıklı yazısıyla başlayan, Keşkül’ün bu 23. sayısındaki yazılardan bazıları şöyle:
Halvetiyye ve Seyyid Yahya Şirvânî Hazretleri üzerine pek çok değerli çalışması bulunan Mehmet Rıhtım’ın, Tarîkat-ı Aliyye-i Halvetiyye’nin tarihî köklerini anlattığı yazısı, Mustafa İsmet Uzun’un ‘Aydınlı Aydınlık Bir Sôfî: Dede Ömer Rûşenî’ başlıklı yazısı bu bereketli yolu ve büyüklerini resmederken gönlümüzü de sürurlandırıyor.
Ahmet Ögke, Halvetiyye’nin orta kolu Ahmediyye’nin pîri Yiğitbaşı Velî Ahmed Şemseddîn Marmaravî Hazretleri’ni anlatırken Mustafa Kara’nın, Niyâzî Mısrî Hazretleri üzerine kaleme aldığı yazısı, Mısrî Dergâhı Son Şeyhi Şemseddîn Efendi’nin Limni seyahatlerinden kesitler sunuyor. Ayrıca Cengiz Gündoğdu’nun Şemsî-Sivâsî ailesini anlattığı kapsamlı yazısı bir şeyhler ailesinin hayatını resmederken Abdürrezzak Tek’in ‘Gülşeniyye ve Bursalı Gülşenîler’ başlıklı yazısı Gülşenîlik, İbrahim Gülşenî Hazretleri ve Bursa’daki bağlıları nezdinde bize irfan tarihimizin kıymetli şahsiyetlerini tanıtıyor.
Millet Kütüphanesi Eski Müdürü Mehmed Serhan Tayşi Beyefendi ile Halvetiyye tarîkatını konuştuğumuz röportaj ile birlikte daha pek çok kıymetli yazının bulunduğu dergi, görsel zenginliği ile yine dikkat nazarları celb ediyor. Hemen burada özel arşivini bizlerden esirgemeyen Mehmet Rıhtım Hocamıza minnettar kaldığımızı belirtmeliyiz. Ayrıca zengin arşivlerini bizlere açan Ramazan Minder Beyefendi’ye ve onun nezdinde İBB Kütüphaneler ve Müzeler Müdürlüğü’ne ve yardımlarını bizden esirgemeyen çalışanlarına teşekkürü bir borç biliriz.
Hazret-i Pîr’in rûhâniyetleri sizlerden ve bizlerden hoşnud u razı olsun.
Himmetleri iki cihanda üzerimize sâyebân olsun. Vesselâm…