Lacivert Dergi 98. sayısında “Entelektüeller” dosyasıyla raflarda yerini alıyor.
Entelektüeller dosyasında Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Doç. Dr. Mücahit Küçükyılmaz ile “Entelektüellik vatan savunmasıyla eş anlamlıdır” başlığıyla entelektüel geçmişimizi ve bugünümüzü, aydını aydın yapan nitelikleri, teknolojik dünyada entelektüelliği, değişen-dönüşen ve günümüzde olması gereken entelektüel modelini detaylıca konuştuğumuz bir röportaj yer alıyor. Bir diğer söyleşi ise entelektüelin ortaya çıkışını, geçirdiği evrimi, çağlara göre tanımını, bizde aldığı şeklini Cengiz Çakmak ile tartıştığımız “Aydınların yerini uzmanlar aldı” isim bir röportaj oluyor.
Dosyada Enis Doko “Kuran Mushaf’ı yakma ve ifade özgürlüğü” başlığıyla İsveçli provokatör Rasmus Paludan’ın eylemini ve arkasında yatanları anlattığı bir yazı kaleme alıyor. Bercan Tutar’ın “Ülkesine ve halkına nefret duyanların makro ideolojisi Batılı devşirme aydınlar ve yerli oryantalistler” başlığıyla “yerli bir oryantaliste” dönüşen kimi aydınların ortak özelliklerinden bahsediyor. Birol Biçer “Memleketimden izansız entelektüel manzaraları” başlığıyla entelektüellerin bir kesiminin kendi toplumlarının değerlerinden, kültüründen uzak hareketlerde bulunduklarını detaylıca anlatıyor. Göksan Göktaş “Tanpınar Kafka’mız,
Neşet Baba Bob Dylan’ımızsa eyvallah!” başlıklı yazısında Türk aydınını ve popüler kültürü ele alıyor. Ayşe Melek’in “Bir kendinden kaçış yolu olarak entelektüel bypass” başlığıyla entelektüel görünme çabasına baktığımızda bu çabaların altından narsistik kokularının geldiğinden bahsediyor. Lacivert yazı işleri tarafından hazırlanan yazıda “Türk entelektüeli kimdir?” isimli yazısında entelektüelin canlı örneğini sunan şahıslar anlatılıyor. Barış Ertem “Osmanlı’nın son yüzyılında Aydın-iktidar ilişkisi ve Cumhuriyet’e bıraktığı ‘miras’” başlığıyla seküler aydın grubuyla özellikle muhafazakâr halk kitleleri arasındaki şiddetli uyuşmazlıklardan bahsediyor. Necdet Subaşı “Seküler dünyanın organik aydınları” başlıklı yazısında toplumun gözünden aydınları, aydınların gözünden de toplumu anlatıyor. Güven Adıgüzel “Entelektüeller için makbul gerekçeler söz-müzik Türkiye” başlığıyla Arabeskin, devlet ile aydınların/entelektüellerin ortak lanetlisi sayıldığı yılların geri kaldığını artık entelektüellerin arabeskle kavga etmekten vazgeçtiği bir döneme girdiğimizden bahsediyor. Eda Dikmen “Entelliğin püf noktaları: Ortamlarda entelektüel görünmenizi sağlayacak en klişe bilgiler” isimli yazısında entelektüel gözükmek için insanların sıklıkla başvurduğu yolları anlattığı bir yazı kaleme alıyor. Dosyanın diğer makaleleri ise Hakkı Öcal’ın “Entel dantel mevzusu”, Cengiz Algan’ın “Robotik aydınlar halka nasıl yabancılaştı?”, Mehmet Ödemiş’in “Histerik bir durum olarak entelektüel kopuş” ve Handan Acar Yıldız’ın “Özden uzaklaşmadan özne olma çabası” isimli yazıları oluyor.
Çocuklarla Koşan Kadınlar bölümünde bu ay Ayşe Eyyüpkoca Atila “Sıradan bir kadının sıradan olmayan hikâyesi: Annem” başlığıyla annesini anlatıyor. İbrahim Altay’ın “İbrahim Efendi’nin Astral Seyahatleri” ve Samet Şahin’in “Market alışverişinde etiket okuma kılavuzu” yazılarının yer aldığı dergide Düşünce Atlası'nda bu ay “Tevhit yolunda mücadeleci bir kalem” başlığıyla Arif Dülger, Yaşar Kaplanı anlatıyor.