Lacivert Dergi 87’nci sayısında “Altın çağ- İslam’ın Ortaçağ’ı neden yok?” dosyasıyla raflarda yerini alıyor.
Altın Çağ dosyasında Prof. Dr. Özcan Hıdır ile “İslam’a yönelik ‘Ortaçağ’ nitelemesi yerli İslamofobinin eseri” başlığıyla Ortaçağ dönemindeki Doğu ve Batı medeniyetleri, İslam medeniyetinin Avrupa’ya nasıl ışık tuttuğu, teknolojinin gelişmediği bir devirde keşif ve icatların nasıl geldiği gibi konuları konuştuğumuz bir röportaj yer alıyor. Bir diğer söyleşi ise Teknoloji ve Medeniyet Vakfı Başkanı Prof. Salim Al Hassani ile İslam medeniyetinin bilim, kültür ve teknolojideki atılımlarını, bu başarının altında yatan itici faktörleri ve günümüze kazandırdıklarını ele aldığımız “Müslüman medeniyetinde kadının rolü çok az biliniyor” isimli röportaj oluyor. Dosyadaki son söyleşi ise Prof. Dr. Recep Şentürk’ün İslam’ın neden karanlık bir çağı olmadığı ve tarihi sınıflandırmanın ardında yatan gerçekler ile ilgili sorularımızı cevaplandırdığı “Ortaçağ ancak İslam’ın altın çağı olabilir” başlıklı röportaj oluyor.
Dosyada Cengiz Tomar “Ortaçağ, İslam Dünyasının Altın Çağ’ı mı?” ismiyle Ortaçağ’da Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Endülüs’te yaşanan parlak dönemi ele alan bir yazı kaleme alıyor. Teyfur Erdoğdu “Ortaçağ çuvaldızı!” isimli makalesinde Ortaçağ kavramının herhangi bir temsil kabiliyetinin olmadığını anlatıyor. Tahsin Görgün “Ortaçağ ne zaman ve neden icat edildi?” yazısında bu kavramının nasıl ortaya çıktığını, ortaya çıkarken Müslümanlarının varlığının nasıl ihmal edildiğinden bahsediyor. Pınar Ülgen “Ortaçağ Avrupa’sında kadına bakış” isimli makalesinde o dönemde Batı’nın kadınları cadı olarak kabulünü ve sonrasında yaşanan kadın soykırımını ele alıyor. Birol Biçer “Bir çağın karanlık ve aydınlık yüzleri” yazısında Ortaçağ’da dünyanın batısının karanlıklarla boğuşurken doğusunun aydınlık bir çağ yaşadığını ele alan bir yazı yazıyor. Seyfettin Kara “İslam dünyasının yüz akı: Astronomi ve rasathaneler” isimli makalesinde Ortaçağ İslam dünyasında astronomi alanında yaşanan başarılarının nasıl dünyanın dört bir yanında yankı uyandırdığını anlatıyor. Dosyanın diğer makaleleri Asım Öz’ün “Ortaçağ terimini tekdüzelikten kurtarmak”, Tuba Kaplan’ın “Ortaçağ’ın bilim sanat kültür atmosferinin Müslüman zirveleri”, Nurullah Koltaş’ın “Bilimin serüveni üzerinden Seyyid Hüseyin Nasr’a bir bakış”, Yunus Arslan’ın “Fuat Sezgin ve Batı’nın Müslümanlardan aldığı miras”, İlker Nuri Öztürk’ün “Batı’nın aydınlık ruhları”, Haşim Şahin’in “Ortaçağ’ın sonunu getiren Osmanlı şehzadesi: Süleyman Paşa” isimli yazıları oluyor.
“Dünyadan Portreler-Haberler” kısımları ile zenginleştirilen dergide 3 Soru 3 Cevap bölümünde Sivil toplum gönüllüsü H. Betül Cengiz “Amacımız mülteci çocukların eğitimini desteklemek” başlığıyla sorularımızı yanıtlıyor. Düşünce Atlası köşesinde bu ay “Musikimizde asaletin son temsilcisi” başlığıyla Ahmet Özhan bize Klasik Türk Müziği’nin büyük değerlerinden biri olan Alaeddin Yavaşça’yı anlatıyor. Çocuklarla Koşan Kadınlar köşesine ise bu ay “Aile çağdaş edebiyatta en çok ‘engel’ sözcüğüyle anılıyor” diyen yazar Safiye Gölbaşı konuk oluyor.