Masumiyetin antikacısından,
Firavunun tablosu...
Bir cengaver çizik attı tabloya.
Sonra son kez baktı,
Herkesten daha az kalabalığa.
Soğuktu, sesler soğuktan mı kısılmıştı?
Yok, hayır sesler hep kısıktı!
Buz çölünde nefesin donduğu yerde
Dövüşebilen ve hatta gülebilen canlar vardı.
Kaderin kızgın sacında zıplayan pireler
Bunu anlamlandırmaktan acizdi.
Antikacı “Tablo benim değil.” dedi
Mesele bu muydu?
Mesele kavramların,
Yırtık cüzdanlara hapsolmasıydı.
Cengaver şehadet parmağını kaldırırken
Antikacı tribünleri gösteriyordu.