Dinozorların Gölgesinden Bize Yeni Bir Tarihçe
Dış görünüşümüz neden böyle? Neden bu şekilde büyüyoruz? Neden sırt ağrısı çekiyoruz? Dişçilere neden kucak dolusu para veriyoruz? Neden Dünya hakkında kafa yorabiliyoruz ve bu düşünceler bizi neden duygulandırıyor?
Her şey 325 milyon yıl önce, ufak tefek, pullu yaratıkların bir fırtınada yaşam alanlarından öteye savrulmasıyla başladı. Felaketlerin ve tehlikelerin şekil verdiği vücutları kimi zaman koşucular, kazıcılar, kimi zaman uçucular, yüzücüler çıkardı. Fare boyutunda filler, yürüyen balinalar, dev armadillolar, Amerika savanasında koşturan develer, gergedanlar ve daha niceleri...
Dinozorların dev ayakları altında ezilmeden, küresel ısınma dalgalarında kavrulmadan, gerektiğinde sal üzerinde okyanusları aşan, buzullara, çöllere göğüs geren, tam üç kitlesel yokoluş atlatan, yok oldukça küllerinden doğan bu hayvanlarla ne kadar gurur duysak az. Çünkü onların tarihi, bizim tarihimizdir. Bizlerin, yani memelilerin.
Paleontolojinin dinamik ismi Steve Brusatte, kıtalar ayrılıp birleşirken iklimlerin cehennemî sıcaklardan buzul evrelere savrulduğu bu dünyada egemenliklerin geçici, yokoluşun kaçınılmaz, uyum gücününse tek çözüm olduğunu gösteriyor. Tuhaf atalarımızın hikâyesi, evrimin kocaman beyinli kitap okurlarına dönüştürdüğü bizlere, bu dayanıklılık destanını sürdürmenin tek bir yolu olduğunu da fısıldıyor: Gezegenle işbirliği!
ABD’li paleontolog Steve Brusatte, dinozorların evrimi alanındaki çalışmalarına Edinburgh Üniversitesi’nde devam ediyor.