Tutku mülkiyet gibi temalara eğitmesi yalnız saplantılı kişilerin hikâyelerini anlatması büyük fotoğraflar mankenler gibi görsel öğeleri kullanması ve özellikle 196O'lı yıllardan itibaren yaptığı filmlerde gözlenen sinema dilinin ortaklığı dolayısıyla Metin Erksan'ı sinemamızın az sayıda 'aufeur'lerinden biri ve önde geleni kabul etmek gerekir.
Metin Erksan'ın filmlerinde kullandığı düşünce yapılarını incelediğimizde; mülkiyet mülke sahip olma İsteğinin doğurduğu suç ve ceza yine bu düşünce yapılarına bağlı olarak tutku tutkunun uzantısı olarak cinsellik ve gerçekçilik temalarıyla karşılaşırız.
Metin Erksan'ın filmlerinde yarattığı karakterleri de kendine özgüdür. Yönetmen Türk sinemasının geleneksel iyi-kötü karakterler ayrımını bulanıklaştıran filmler çevirerek Türk sinemasının geliştirdiği ve uyguladığı şablonları kırmıştır.