“Haydi arkadaşlar! Bugün çok önemli bir maça çıkıyoruz, hazır mısınız?”
Soyunma odasındaki futbolcular hep bir ağızdan “Hazırız kaptan!” diye bağırırlar. Kısa bir sessizlikten sonra takım kaptanı Neşet, “Biliyorsunuz, Eyüpspor kurulduktan sonra bizi federeye almamışlardı. Sebebi de Nişantaşı kulübünün zengin başkanının ‘Mahalle takımlarını alıp futbolun kalitesini düşürmeyelim’ demesiydi ancak Hafız Kemal Bey’in de yardımıyla federeye kabul edildik. Nihayet kuralar çekildi ve bize bugün oynayacağımız Nişantaşı düştü. Haydi göreyim sizi. Nişantaşı’nın zengin başkanına gereken cevabı sahada verelim arkadaşlar!” Hiçbir futbolcu yerinde duramıyor, devamlı birbirleriyle top alışverişi ve havalara zıplayıp topa kafa atma hareketleri yapıyorlardı. Hep birlikte başta Kaptan Neşet olmak üzere top sahasına doğru koşmaya başlarlar. Doksan dakikanın sonunda, Eyüpspor Nişantaşı’nı 12-0 mağlup eder ve bu mağlubiyetten sonra Nişantaşı ligden çekilir…
İşte o kaptan Neşet, henüz on yaşlarında iken Rami Kışlası’nda konuşlanan Fransız işgal gücü depolarından çalınan silahları, o zamanki adıyla Eyüp İdman Yuvası Takımı Başkanı Cemal Bey’e (Mim Mim Grubu mensubu) teslim eden Neşet’tir…