“Biz ki, hamden sümme şükren Müslüman ve Osmanlılarız. Biz Avrupa’da gördüğümüz âsâr-ı terakkiye kemal-i hayretle tahsin-han olarak kudretimiz yettiği mertebede terakkiyat-ı mezkûreyi memleketimize ithale dahi çalışırız. Fakat terakkiyat-ı mezkûre, Hıristiyanlığın mahsul-i maddi veya manevisidir diye bizi iğfal için söylenen sözlere asla aldanmayız..”
Ahmet Mithat’ın misyonerlere karşı yazmış olduğu Müdafaa’sına Protestan misyoner Henry Otis Dwight cevap vermiş, A. Mithat onun cevabına kendi cevabını da ekleyerek Müdafaa’ya Mukabele ve Mukabeleye Müdafaa (Mösyö Dwight'ın Müdafaa'ya Mukabelesine Karşı Ahmet Mithat Efendi'nin Müdafaası) başlığıyla yayımlamıştır.
A. Mithat, bu ikinci eserinde Müdafaa’daki tezlerinin arkasında durmuş, havarilerin güvenilir olmadıkları, Hıristiyanlığın hızla benimsenen bir din olmadığı, bilakis şiddetle ve zorla yayıldığı, Hıristiyanların kendi içlerindeki muhalif görüşlülere ve diğer milletlere zulmettikleri ve Kutsal Kitaplarının da gerçekleri yansıtmaktan uzak olduğu şeklindeki görüşlerini karşıt görüşlere cevap vererek ve daha da ayrıntılandırarak delillendirmeyi hedeflemiştir.
Bu yayında, eserin dili ve üslubunda herhangi bir sadeleştirme yoluna gidilmemiştir. Günümüz okuru için yabancı sayılabilecek kelimelerin anlamları ile bazı özel isimlerle ilgili açıklamalar dipnotlarda verilmiştir.