Osmanlı Devleti’nde 1803 yılında Birgivi Risalesi’nin matbaada basımıyla matbu dinî kitap ve risa-lelerin serüveni başlamıştır. Devlet, matbaanın hem bilgiyi hızlı ve ucuz biçimde tedavüle sok-ması hem de propaganda aracı özelliğini göz önünde bulundurarak yeni matbuat politikaları ge-liştirmiştir. II. Abdülhamit döneminde kitaplara basım öncesi ruhsat alma zorunluluğu getirilmiş ve devletin yayıncılık üzerindeki etkisi ve varlığı kuvvetlenmiştir.
Bu çalışma Sultan Abdülhamit ve II. Meşrutiyet döneminde matbu dinî bilginin dolaşıma girme-sinde bir devlet politikası olup olmadığı, varsa ne suretle tezahür ettiği ve tedavüldeki dinî bilgi-yi kimlerin hangi şartlarda ne tür sâiklerle ürettiği sorularının peşinden gitmektedir.