Askerî Tarih alanında yaptığı araştırmalarla tanıdığımız Süleyman Tekir bu çalışmasında, genel hatlarıyla Osmanlı İmparatorluğu’nda jandarmanın kuruluşundan erken Cumhuriyet yıllarına kadar bu teşkilatın geçirdiği safhaları ele almaktadır. Kurulmak istenilen jandarma teşkilatı, kuruluş sürecinde ortaya çıkan sorunlar ve jandarmaya olan ihtiyaç kitabın ana konusunu oluşturmaktadır.
Tekir, birinci bölümde klasik dönemden itibaren modern jandarmaya giden süreci gözden geçirmektedir. Zaptiye Müşîriyeti ve jandarmanın kuruluşuna kadar geçen sancılı süreci bu bölümde ele almıştır. İkinci bölümü ise kendi içerisinde üç ayrı kısma ayırıyor: Birinci Dünya Savaşı, Mondros Mütarekesi ve Millî Mücadele Dönemi. İlk olarak Birinci Dünya Savaşı’nda cepheye sürülen jandarmaların kısa sürede cephelerde erimesini irdeliyor. Mütareke ahkâmına göre ülkenin tek silahlı unsuru haline gelen jandarmanın Millî Mücadele yıllarındaki teşkilatı ve faaliyetleri ise bölümün son kısmını teşkil ediyor. Yazar, kitabın üçüncü ve son bölümünde Atatürk devrinde uzun savaş yıllarında yıpranan jandarmanın yeniden teşkilatlandırılmasını, Cumhuriyet jandarmasının kuruluş sürecini ele alıyor.
Arşiv belgeleri ve kaynak eserlerin ışığında devlet ve toplum arasında aracı bir teşkilat olan modern jandarmanın kuruluş hikâyesinin kronolojik olarak anlatıldığı bu çalışma Türk Askerî Tarihi alanında çok önemli bir boşluğu dolduruyor.