Din üzerine çalışmalar yapan birçok gazete muhabiri gibi 11 Eylül 2001'deki terörist saldırılardan sonra Müslümanlar ile ilgili bir çalışma için teklif aldım. Miami-Dade Asya-Amerika Danışma Kurulu'nun yetkili müdürü Mohammad Shakir gözlemlediği yeni bir trend üzerine araştırma yapmamı önerdi: Türban kullanan kadınların sayısı ki Amerika'da bu tür giysiler görece olarak ender bulunsa da giderek artıyor.
Mohammad'ın bu önerisini kabul ettim ve olağanüstü kadınlarla tanıştım. Dindar Müslüman olan bu kadınlar aynı zamanda eğitimli kariyer sahibi doktor laborant sosyal yardım uzmanı ve öğretmenlerdi. Bu kadınların yaşadıkları ruhanî hayat beni büyüledi. Farklı yollardan da olsa hepsi Allah'a inanıyor. Çoğu camileri sadece kadınların olduğu mekânlara dönüştürmeye yardım ediyor.
Amerika'da son zamanlarda daha önce hiç olmadığı kadar yükselen Müslüman karşıtlığına rağmen bu kadınlar inançlarını koruyorlar. Yuhalamalara rağmen peçelerini takıyorlar erkekler ile olan ayırıma rağmen camiye gidiyorlar. Aslında her yıl açılan her yeni camiyle İslamiyet giderek gelişiyor. Çoğu Amerikalı kadın camilerde reform yapılmasında ısrar ederken inançlarından taviz vermiyorlar. Teselliyi İslamiyet'te buluyorlar.Bu gelişmelerin nedenini ve bu kadınların kim olduğunu öğrenme amacıyla yola koyuldum.