Politik sosyolojinin yaygın tanımı, esasen devlet-toplum ilişkisini inceleyen bir disiplin olduğu şeklindedir. Fakat bu tanımdan hareketle yapılan çözümlemeler; genel olarak, toplumu ve devleti birbirinden ilintisiz iki ayrı dünya olarak algılar ve neticede bir toplum teorisi içine oturtulmamış çözümleme türünü ortaya çıkarır. Oysa diğer sosyal olguları üstü örtük de olsa önceleyen bir toplum kavrayışımız her zaman vardır ve bu kavrayış sayesinde insanı, insan ilişkilerini/etkileşimlerini kurumları, diğer toplumları anlamlandırırız.
Politik Sosyoloji, Kuramsal ve Kavramsal Bir Çerçeve, bu anlamlandırma çabasını ortaya koyarken, özcü ve indirgemeci çözümlemelerin dışında, toplumsal/politik hakikatin verili değil, keşfedilebilir olduğunu savunan felsefî temelli bir yaklaşım benimsemektedir.