Bu roman, adını bir efsaneden almıştır. Bu efsaneye göre Hazreti İsa’nın havarisi Petrus, zamanın tevhit dini olan Hıristiyanlığın en önemli temsilcisidir. Neron’un zulmünden ötürü Roma’da dini telkinlere devam etmekten ümidini keser. Roma’dan kaçarken Appienne yolunda bir ışık buketi içinde Hazreti İsa’yı görür. Oysa mesih göğe çekileli yıllar olmuştur. Havari hayretten ne diyeceğini şaşırarak: “Quo vadis, domine? / Nereye gidiyorsun, hazret?” diye sorar. Hazreti İsa da ona: “Sen, aydınlatılmayı bekleyen kuzucuklarımı bırakıp Roma’dan uzaklaştığın için ben tekrar çarmıha gerilmek ve acı çekmek üzere Roma’ya gidiyorum!” der.
“Quo Vadis” Polonya edebiyatının kilometre taşı olarak kabul edilen Henryk Sienkiewicz’e Nobel edebiyat ödülü kazandıran bir başyapıt.
Biyografi: 19. yüzyılın en önemli Leh yazarı olarak kabul edilen ve Polonya’nın bağımsızlık hareketinde büyük etkisi bulunan Sienkiewicz, Polonya’da 1846’da dünyaya gelmiştir. Orta ve yüksek öğrenimini Varşova’da tamamlar. Yazı hayatına yirmi üç yaşında tiyatro eleştirisi ile başlar. İlk eserleri pozitivist bir çizgidedir. Sonraki eserleri ise, özellikle ezilmiş toplulukların hayatını anlattığı romantik özellikler taşıyan tarihi kitaplardır. Bu çizgi değişikliği zamanının edebi çevrelerinde ses getiren çalkantılara sebep olmuştur. Sienkiewicz Polonya edebiyatında bir kilometre taşı olarak kabul edilir. 1905 yılında “Quo Vadis”le Nobel Edebiyat Ödülü’nü almıştır. İsviçre’de, 1916’da, Vevei’de ölmüştür.
Sanatçının önemli eserleri şunlardır: “Boşuna Çaba, Emektar Hizmetçiler, Seyahat Mektupları, Mızıkacı Janko, Fatih Bartek, Fener Bekçisi, Ateş ve Kılıç, Tufan, Hania, Wolodiwieski Efendi, Atina Seyahati, Polaniecki Ailesi, Afrika Mektupları, Olympos’ta, Töton Şövalyeleri, Quo Vadis.”