Otoriteyle birey arasındaki güç çatışması, bürokrasi ve yabancılaşma kavramları üzerine odaklanan Şato; edebiyat tarihine damgasını vuran Franz Kafka’yı tüm yönleriyle yansıtır. Yazarın ölümünün ardından arkadaşı Max Brod tarafından yayımlanan kült roman, modern dünya edebiyatının öncü metinleri arasında yer alır.
Tepedeki görkemli ve tuhaf şatonun kontu tarafından çağrılan genç mesahacı K., karlarla kaplı, isimsiz bir köye varır. Gizemli şatonun sakinleri şato kadar tuhaf ve kuralcı memurlardan oluşur. Köy halkının da bu memurlardan geri kalır yanı yoktur. Garip, insana yolunu şaşırtan, dışlayıcı ve tehditkâr tavırları, sadece K. değil, bütün köy halkı için hayatı yaşanmaz hale getirir. Tek istediği işini yapabilmektir K.’nın. Ama ne olduğunu anlayamadan kendini bürokrasinin çarkları arasında, gizemli bir labirentin ortasında bulur. K. yılmadan şatoya ulaşmaya, otoritenin merkeziyle yüzleşmeye çalışır; ancak her defasında köylülerle ve memurlarla karşı karşıya gelir. Son cümlesi dahi yarım bu hikâyede, K. kendi sonunu tayin edebilecek midir?..