TİYO'nun "Türkçe'den İslâm'a Giriş" serisinin yirmi birinci kitabı olan yazımızı geri almak için neşrettiğimiz "Sınıf Bilinci" mecmuamızın ikinci merhalesinin beşinci nüshası çıktı.
Sınıf Bilinci'nin ikinci merhalesinin beşinci nüshası İsmet Özel'in Sebeb-i Telif şiiriyle açılıyor. Mecmuamızın kapağına da aksettiği gibi Sebeb-i Telif deyince aşktan sözetmek mecburiyeti hasıl oluyor. Sebeb-i Telif şiirinin İsmet özel'in "popüler" şiirlerinden biri olduğu malumdur. Bu temelsiz popülerliğin verdiği rahatsızlıktan olsa gerek İsmet Özel "Men çi guyem tanburam çi gu" dercesine yıllar önce verdiği "Şiir Resitalleri"nde bu şiiri fonda Steve Wonder'ın "Part Time Lover" şarkısı çalarken okudu. Yaklaşık 7 ay önce de istiklalmarsidernegi.org.tr de yayınladığı son yazısında aşk hakkındaki tanımların ve tasniflerin aşktan bihaberliğin tezahürü olduğunu göstererek yazısını şu cümlelerle bitirdi: "Aşkın ilahi olup olmayışı sevenin istiap haddine bakar. Karacoğlan "Güzel sever diye bühtan ederler/ Benim Hak'tan özge sevdiğim mi var" diyor. Yalan mı söylüyor?"
Sevenin sevgisine imkan sağlayan ve o sevgininin istiap haddini belirleyen Türkçedir. Karacaoğlan'dan İsmet Özel'e Türkçe sevgisi Türk varlığının teminatı olageldi. Kur'an harfleriyle doğan Türkçenin semeresi olan Türk hakimiyeti bir yanda İranlılara "Türkçe bilenin işi rast gider" sözünü söyletmiş öbür yanda Balkanlarda "Türkçe bilmez Allah'tan korkmaz" dedirtmiştir. Bugünkü Türk varlığı ve yarınki Türk geleceği de Türkçe ile kayıtlıdır. Bu sebeple beşinci sayımızda "Hakikatli Yar İsen Mektubunu Sıkça Yaz" " "Lafı Karıştırıyorsan Lafa Karışma" ve "Arif Olan Anlasın" demeye devam ediyor ve İstanbul'un Türk vasfını ayan eden semt isimlerinin manasını anlatmaktan da vazgeçmiyoruz.