Irak yönetimi Şubat ve Eylül 1988 tarihleri arasında 2000'den fazla Kürt köyünü yıktı onbinlerce kişiyi öldürdü ve çok daha fazla sayıda insanı zorla yerinden etti. Bu harekat "savaş ganimeti" anlamına gelen Enfal kelimesiyle adlandırıldı. Operasyondan kurtulanlara göre Enfal Eylül'de bitmedi: Felaketin sonrasında yaşananlar yani gaz saldırıları zorla kaybetmeler ve kamplardaki yaşam da Enfal hikâyesinin bir parçasını oluşturuyor.
Bu kitapta Kürt kadınlarının Enfal sırasında yaşadıkları şiddet yıkım sevdiklerinin zorla kaybedilmesi ve kendilerinin hapsedilmesi gibi tecrübeler incelenmektedir. Kitapta kadınların soykırımdan sonra hayatta kalmak için başvurdukları stratejiler ele alınmaktadır. Choman Hardi kadınların kendi tanıklıklarını bir araya getirip aydınlatarak aşırı politize edilmiş basitleştirilmiş ve milliyetçilikle bezenmiş hâlihazırdaki söylemin aksine Enfal söylemini yeniden inşa ediyor. Hardi cinsel şiddetin kurbanı olmalarına rağmen sorumlu tutuldukları için kadınların ataerkil toplum içindeki cinsel istismar ve tecavüz konularında sessiz kalmaları meselesini de tartışıyor.
Soykırımın Cinsiyetçi Tecrübeleri Saddam Hüseyin'in Kürtlere karşı yürüttüğü savaşla ilgili değerli ve ikna edici bir kaynak. Dr. Hardi'nin titiz çalışması az araştırılmış bu meseleyi anlaşılır ve itidalli bir şekilde açıklığa kavuşturuyor. Hardi'nin hadiselere hakim olması ve hayatta kalanların anlatılarını analiz ediş biçimi kitabı ilgi çekici kılıyor. Toplumsal cinsiyet ve soykırımla ilgilenen herkesin okuması gereken bir kitap.
Dış dünya ve uluslararası toplum tarafından kendi kaderine terkedilen bu kadınların hafızaları perişanlığın haykırışıdır. Bu kitap; birçok kişinin kaderi için karar verecek güce sahip olanların işledikleri cinayetler eziyetler ve illegal korkunç eylemleri hakkında bir çalışmadır. Bu hikâyeleri okuyan ve dinleyen bizler onlardan çok şey öğreneceğimiz gibi onların şu anki acil ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlamak için de elimizden geleni yapmalıyız.