Tarih, sonunu bildiğimiz bir filmi izlemek midir? Başlangıcı, hatta daha öncesini ve aradaki kayıp sahneleri görmek, bildiklerimizi yeniden anlamlandırmamızı sağlamaz mı?
Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Savaşı’na Almanya’nın yanında katılması, tarihçiler arasında sürekli tartışılan ve yoğun spekülasyonlara konu olan bir mesele. Yaygın kanaat, dönemin yöneticilerinin, hatta daha açık ifadeyle Enver, Cemal ve Talat Paşaların, ani bir kararla devleti savaşa sürükledikleri yönünde. Necmettin Alkan, Uğur Üçüncü ve Eyyub Şimşek'in birlikte hazırladıkları Zoraki İttifak: Birinci Dünya Savaşı'nda Türk-Alman Askerî Ortaklığı isimli çalışma ise alternatif bir görüş seslendiriyor. Savaş kararının dönemin şartları gereği belli bir stratejiye dayanılarak ve çeşitli seçenekler zorlandıktan sonra alındığını ortaya koyuyor.
Türk ve Alman kaynaklarının bir arada değerlendirildiği bu çalışma, birçok safhasını bildiğimizi düşündüğümüz ve sonucu üzerinden değerlendirdiğimiz Birinci Dünya Savaşı’nın başlangıcından sonuna umudun hangi noktalarda yükseldiğini, zorlukların hangi noktalarda yıldırıcı olduğunu ve krizlerin nasıl çözülmeye çalışıldığını gösteriyor.
Osmanlı’nın yetiştirdiği kadroların dünya savaş tahtasında oynadığı zor satranç, son hamleler ve zoraki ittifak!