Bu kitap sizi dünyanın acımasız gerçeklerine doğru çekip götürebilir çünkü olaylar ve kişiler hayal kurgu filan değil gerçeğin ta kendisi...
Dikkatli olun!
Hızlıca gelişen değişen evrimleşen belirsizleşen bilmem ne'leşen toplumsal düzenlerde herkesin âleme inat kahraman olmak istediği bu çağda "Aşk Yalnızlık mıdır?" tam size göre...
Söyler misiniz hanginiz kendini kanıtlamak aşkta kaybolmak savaşına çıkmayı düşünmemiştir?
Fakat düşleneni uygulamaya geçirmeye yazık ki çoğunlukla ömür yetmez.
Neden mi?
Kitaba dönüp cevap verirsek kahramanın diliyle; "Hayatta hep yavaş kaldım."
"Aşk Yalnızlık mıdır?" sizi güldürebilir ağlatabilir ama en çok da düşündürür!
Unutmadan hatırlatalım sevgili insanlar! Bu kitabın kahramanı aramızda canlı kanlı yaşamaktadır ve hala "hayatın yüce manasını" "yaşamanın anlamını mutluluğu aşkı" arayıp durmaktadır. Belki çok yakınınızdadır belki de çok uzağınızda. Kim bilir "aramızda yaşayan bu kahramanı" tanıyanınız bile vardır... Tanıyan çıkarsa kitabın son sayfasındaki iletişim adresine yazabilir.
Ve aşk diyor kitabın bütünü yaşamın ta kendisi.
Ve ayrılık diyor kitabın bütünü yaşamdaki hiçlik.
Bir garip beşerdir kahraman. Durmaksızın koşar oturduğu yerden. Sürekli öğrenmek ister kâinatın yaratılış sırrını. Bu uğurda neler neler yapmaz ki...
Sıradan taşralı kendi halinde küçük bir memurdur.
Ama öyle dediğimize bakmayın küçük memur diyorsak bir de yalnızlığa aşka ayrılığa kahramanlığa dair fikirlerine ve kafasındaki yüce amaçlara bakınız. O zaman anlaşılacaktır onun dünyayı aşan beyni dünyalara sığmayan kalbi.
Kitabı okuyup bitirdiğinizde bavulunuzu hazırlıyorsanız eğer... Sakın bizi de unutmayınız gittiğiniz yerlerde!
