“Ben, bir Türk’üm. İçimden Müslümanım. İsterim ki, dünyada herkes içinden Müslüman olsun. Ben, bütün çalışmalarımı Türkiye’ye mâl ettim. Ben, bu topraklarda bulunan, sizler gibi mütevazı bir insanım. 11 yaşımda babamı kaybettim. Lise tahsilimi eniştemin pardösüsüyle yaptım. Buna üzülmemek lâzım. Ben hekim olmak istiyordum. Daha tıbbiye sıralarında hocalarımın yaşantılarından bize ne kadar örnek olarak davrandıklarını gördüm. Hekim oldum. Istıraptan kazanılan parayı benimsemedim. Zengin olmayı aklımdan geçirmedim. Bu bana mahsus bir telakki. Sonra içime döndüm. Bu yolda yalnız değildim…”
Süheyl Ünver
Ahmed Güner Sayar, telif ettiği Süheyl Ünver biyografisinden sonra hocasına olan vefasını onun sohbetlerinden derlenen A. Süheyl Ünver’le Sohbetler kitabıyla göstermeyi sürdürüyor. Böylece, bir İstanbul beyefendisi ve eşsiz bir kültür insanı olan Ünver’in hikmetli sözleri 1968 yılından başlayarak 1985 yılındaki vefatına kadar vefakâr talebesinin tuttuğu notlar sayesinde bugüne intikal ediyor. Kitap, memleketimizin yetiştirdiği en mühim kültür tarihçilerinden biri olan Süheyl Ünver’in benzersiz bakış açısını Türk okuyucusuna tekrar hatırlatma vazifesini üstlendiği gibi bugün hasret kaldığımız üslup zenginliğini de gözler önüne seriyor.