“Düşe kalka yaşadık, düştüğümüz yerden kalktık, kaldırdılar hamdolsun. Çünkü bütün ruhumla biliyorum ki
sayısız afetlerin yağmur gibi yağdığı o şaşaalı şöhret yolunda çamura saplanıp kalmadıysak gayretle değil, himmetle olmuştur. Allah’ın lütf u keremi, büyüklerin himmetleri ile olmuştur. Öyle bir ömür yaşandı ise şayet, sadece bir kişi bile olsun o ömürden çıkarılması gereken dersi alıp istikamet bulur ümidinden ibarettir bu hikâye. O hikâyeyi bir Ahmet Şükrü Katıöz hikâyesinden çıkarıp gerçek manada bir aşk hikâyesine dönüştürecek olan da o ümittir.”
Bu bir Ahmet Özhan kitabı… Genç yaşta şöhreti yakalayan, bir magazin figürü olarak konumlandırılan ve seçtiği tasavvuf yoluyla yine çok konuşulan bir sanatçının Ahmet Şükrü Katıöz olarak doğup Ahmet Özhan’a dönüşmesinin hikâyesi… Gazeteci Ahmet Tezcan’ın sorduğu sorulara samimiyetle cevap veren sanatçının hayatını okurken onu çok daha yakından tanıyacaksınız.
Kitabın başrolünde aşk var: Ahmet Özhan’ın musiki eğitimi aldığı ve birlikte çalıştığı 20. yüzyılın klasik Türk musikisinin en büyük müzisyenleri, Maksim Gazinosu dönemi ve sinema tarihi de bu aşk hikâyesine eşlik ediyor ve geçmiş yılların yazılmış tarihine önemli bir katkıda bulunuyor.