“Sokak lambasının ışığı düşerdi odamdan içeri. Gölgeler belirirdi duvarda, kimi zaman büyür, kimi zaman küçücük kalırlardı bedenleri titreyen uzun saçlı kadınlar. Uğultuları gelirdi derinden kulağıma. Kimsiniz siz?” - Nazan Çinko
Hayal kırıklıkları, umutlar, arkadaşlar, aile, yalnızlıklar, yok sayılmalar, aldananlar, aldatanlar, boşanmalar, göç, uçurumun kenarında süren ya da son bulan ilişkiler, çocukluk, geçmiş, şimdi ve gelecek arasında sürüp giden hayatlar ve sorgulamalar… Dillendirmekten korktuğumuz, bazen bile bile kaçtığımız olayların gölgede kalmış, görmezden gelinen kimi zaman isimsiz kimi zaman cinsiyetsiz kahramanları: Ela, Firuze, Kadir, Melek, Ahmet, Serap, Behice, Atike, Nilay, Ayşe, Derin, Bekir, Asiye, Gülcan, Mustafa, Gönül, Meryem, Abbas, Jülide, Ceren, Necla, Manolya, Sadi, Aslı, Nuray, Mahir…
Otuz dokuz öykücüden masayı deviren değil, bir masa etrafında birleştirirken “Başka Bir Dünya Varmış” dedirten öyküler…