Bir Yazarın Günlüğü bizi 20. yüzyılın en büyük edebi dehalarından birinin özel dünyasında bir gezintiye çıkartıyor. Virginia Woolfun ölümünden sonra eşi Leonard Woolf tarafından derlenen bu günlükler 27 yıl boyunca yazarın en büyük sırdaşı olmuştu. Kendi sanatıyla fırtınalı ilişkisini sancılı yaratma süreçleriyle utkulu zafer sarhoşluklarının birbirini izlediği kendi yazma eylemini her daim uç noktalarda yaşadığı acı ve sevinçlerini hep bu defterlere dökmüştü Woolf. Günlükler Woolfun yazı alıştırmalarına yapıtlarının yapı taşını oluşturan kişi ve olaylara ışık tutarken hem çağdaşlarının yapıtları hem de klasikler üzerine düşüncelerini de açıkça ortaya koyuyor. 1918 yılından başlayan günlükler yazarın 1941deki intiharının üç hafta öncesine dek sürüyor. 20. yüzyılda roman sanatını dönüştürmüş en büyük ustalardan birinin zihnine girmek kuşkusuz yapıtlarını kavrayışımıza da ışık tutuyor.