Prens Mişkin’in, hastalığı dolayısıyla gittiği İsviçre’den ülkesi Rusya’ya dönüşüyle başlar bu romanın hikâyesi. Dostoyevski bu kitapta dürüst bir insan olarak yaşamanın zorluklarına değinmekte ve toplumsal bozulmuşluğu gözler önüne sermektedir.
Dünyanın gelmiş geçmiş en güzel aşk romanlarından olan Budala, Dostoyevski'nin de dört büyük eserinden bi olarak vazgeçilmez klasikler arasında yerini çoktan almıştır. Yalın konusu ve insanın iç dünyasına yaptığı sarsıcı yolculuklarla okuru kendine hapseden öykü, Dostoyevski’ye has usta romancılığın en mükemmel örneklerindendir.