İnsanın çöküşü tam olarak nerede başlar? Artık kendine yabancı gelmeye başlayan hayatın akıntısında boğulan insan, eski heveslerinin ve yaşam gücünün sızıntılarına tekrar ulaşabilir mi? Hayata tat veren o tuz lezzetini yitirirse, ona bir daha nasıl tuz tadı verilebilir?
Çatlak, Fitzgerald’ın göz alıcı başarılardan umutsuzluğa düşüşünün hiç de ani olmayan hikâyesini anlatıyor. Eser, otuz dokuz yaşında kendisini çökmüş halde bulan yazarın, yaklaşık yirmi yıl boyunca içinde taşıdığı o derin çatlağın aslında ilk günden beri ona nasıl hücum ettiğini ve bir daha asla eskisi gibi iyi bir adam olmayacağını anlayıp kırılmasını aktarıyor. 1936’da Esquire dergisinin Şubat, Mart ve Nisan sayılarında üç bölümlük bir dizi olarak yayımlanan yazıların, F. Scott Fitzgerald’ın ölümünden kısa bir süre sonra derlenmesiyle oluşan ve Türkçeye ilk kez çevrilen Çatlak, gösterişli bir yazarın yükselişi ile düşüşü arasındaki derin yarıklardan oluşan otoportresi…