"Kürt arkadaşlarımla geçirdiğim kırk altı gün gazetecilik kariyerimin dönüm noktası olmuştur." New York Times Ortadoğu muhabiri Dana Adams Schmidt Irak hükümetinin kendilerini millet olarak tanımasını bekleyen gerillalarla görüşmek için Irak Kürdistanı'na yaptığı yolculuğu böyle anlatmaktadır.
Schmidt'in yolculuğu gizli kalmak zorundaydı (aslında Schmidt Kürdistan'a nasıl girip çıktığını hiç açıklamamıştır). Görünüş itibariyle Schmidt Beyrut'taki ofisinden kayboldu. Yaya katır sırtında ve eğer şanslıysa atla ve iki kere de jiple seyahat etti. Seyahatin çoğu geceleri yapıldı ve gündüzler de saklanarak geçti. Bu yolculuğun fiziksel tehlikeleri vardı. Birçok kez Irak hava kuvvetleri saldırılarına maruz kalmışlardı. Schmidt'in koruması onun kimliğini Kasım'ın adamları onu bulur diye köylülerden gizliyordu.
Bu seyahatin en önemli kısmı Schmidt'in Kürdistan'ın en sevilen ve en korkulan adamı Mele Mustafa Barzani ile geçirdiği on gün olmuştur. Barzani Batı medyasını Kürt davasını (özerkliklerini ilan etmekte kararlı insanların davasını) dünyaya duyurabilmek için davet etmiştir.
Schmidt'in kendi hikâyesiyle Kürtlerin hikâyesi bir araya gelmiştir. Kürtlerin sınırlı imkânlarıyla kurdukları ordusu folklorlerine olan aşkları ilginç ve bir o kadar da acı destanları bir başka toplum tarafından sürekli ezilmelerinin hikâyesi... Schmidt bu tabloyu bize verebilmek için Ortadoğu'daki güncel siyasi olaylar ve Kürt tarihi bilgisini de sunmaktadır. Kürtleri dağlardaki sığınaklarında gösteren fotoğraflar da müthiş bir kanıt olmuştur.
Dana Adams Schmidt "Sıradışı bir cesaret isteyen en iyi çalışmasıyla" Uluslararası Basın Kulübü'nün George Polk ödülüne" layık görülmüştür.