Ben Çingiz evladından Ürgençli Muhammet Han'ın oğlu Ebulgazi Han'ım. Otuz dokuz yaşıma bastığımda takvimler bin elli biri gösteriyordu. Yılan yılında Harezm ülkesinde babamın tahtına oturmuş devlet işleri ile meşguldüm.
O yıllarda Türkmenler Mankışlak'ta Ebulhan ve Tecer Suyu'nun öte yakasında oturuyorlardı. Yıllar önceydi. Hiç istemememe rağmen onlarla çok kanlı savaşlar yaptık. Her iki taraftan da suçlu-suçsuz binlerce insan öldü. Sonunda hepsi bize tabi oldular. İyilerini nöker kötülerini hizmetli kıldım. Derken aradan uzun yıllar geçti. Türkmen uluları benim tarihi iyi bildiğimi duyup huzuruma geldiler. Dediler ki