Dede Korkut Hikâyeleri yüzyıllar boyunca sözlü gelenekte varlığını koruyup biçimlendikten sonra Oğuzların dilinde yazıya geçirildi. Hikâyelerin oluştuğu dönem de yazıya aktarıldığı tarih de tam olarak bilinememektedir. Yazık ki bu hikâyelerden günümüze yalnızca Dresden ve Vatikan'da bulunan iki yazma ulaşabilmiştir. Hikâyelerin çok daha eski bir Oğuz destanının on iki bölümünden ibaret olduğu düşünülse de kim tarafından yazıya aktarıldığı belirsizdir.Dede Korkut ya da Korkut Ata'nın kim olduğuna dair elimizde neredeyse hiç bilgi yoktur. Hikâyelerin girişindeki bilgiye göre Oğuzların Bayat boyundan bilge bir kişi olup Hz. Muhammed döneminde yaşamıştır. Başka kaynaklarda Osmanoğulları devletini kuran Kayı boyundan olduğu söylenir. Bir başka yerde de İç Oğuz ve Dış Oğuz beylerinin şeyhi olarak geçer. Bütün bu belirsizliklere rağmen bu hikâyeler geçmişte yaşayan ve ismi artık kaybolup gitmiş Türk Homeros ve Homeros'larının varlığını belgelemektedir.Şimdiye kadar Dede Korkut üzerine ülkemizde yayımlanan en kapsamlı araştırmayı sunan bu baskı hikâyeleri Dresden yazmasının tıpkıbasımını ve Orhan Şaik Gökyay'ın büyük emekle oluşturduğu yüzlerce sayfalık açıklamayı ve hikâyelerde geçen sözcüklerin dizinini içermektedir.