BAKMAK İLE GÖRMEK ARASINDAKİ FARKI ANLADIĞINDA,
KANIT TOPLAMADAKİ BAŞARININ SIRRINA VAKIF OLURSUN.
Arkasından sessizce yaklaştım ve ormanda bulduğum odun parçası ile kafasının arkasına vurdum. Önce acıyla ahh diye bağırdı. El fenerini başına doğrulttuğumda, ensesinden aşağıya doğru akan kanı gördüm. Vücudu kas katı kesilmişti.
Yumruklarını istemsizce sıkarak elindeki harita ve feneri avuçlarının içinde kilitledi. Ben, çam ağaçları ve nemli toprağın kokusunu ciğerlerime çekerken, o ise ölümün soğuk nefesiyle yüzleşiyordu.
Ayakta duracak takati kalmayınca dizlerinin üzerine çöktü. Birkaç saniye öylece kaldı. Yüzü toprağa dönüktü ve hırıltılar çıkararak nefes aldığını duyuyordum. Acılarına son vermeliydim. Az önce kafasının arkasına vurduğum yere bir daha vurdum. Kafatasından kırılan kemik parçaları ile kan, basıncın şiddetiyle çevreye saçıldı. Artık vücudunun kontrolünü kaybetmişti. Yüz üstü yere kapaklandı...