Selamlarımı sunarım, ey saygılı dostlarım,
Erzurum topraklarından, Lüleburgaz'ın koynundan. Hanım köylü, Düğüncübaşı'nın derinlerinden gelirim. Vatanımı, milletimi sevda ile severim,
Dinleyin, bu yüreğin söyleyecekleri var.
Allah'a ve peygamberlerine olan aşkım derya,
Rahmetli Orhan Esen'e ve tüm Lüleburgazlılara minnettarım, Sevgiyle anıyorum, saygılarımı sunuyorum.
Yalnızım burada, kimsem yok,
İhtilal geçmiş yıkmış her köşeyi;
Babamın, annemin, kimsenin haberi yok bu yalnızlıktan. Z isimli o bayan, ben askerden yeni dönmüşken,
On üçünde bir çiçek gibi, ben yirmi iki, yeni terhisken...
O ilk bakış, o selvi boylu duruş,
Beni bağladı anında, nasıl olduğunu anlamadım,
Konuştuk bir kere, sonra o gelmedi, belki de hiç sevmedi beni... Üç ay bekledim, bekledim ama nafile,
İhtilal kapımda, gidemedim gelemeyen sevdalar gibi.
Yasaklar ardında kaldı gelişler, 'Hayatım Roman' olacak bu hikâye. Bu kız için sevgim dağlar kadar,
Ama kimse de bilmedi bu aşka iten kadını, bir görüşte aşkı... Kınayanlar dinlesin bu kalbin çığlığını.
Yanıyorum, yanıyorum, kader bu, acı veriyor, yıllar geçiyor... Onun evli olduğunu duyduğum an,
Kederlerim sıkıntıyla boğuşuyor,
Ve bu dörtlük, kırk iki yıldır içimde yanıyor,
Yüz yaşında bile, onun yüzünü gördüğümde, dünya başıma yıkılıyor.
Mutlu olsun yeter, selamı gelmese de, gözyaşlarım dökülse de, Allah ona güzel günler nasip etsin, aşık bakmaz hiç kem gözle, Ailem gibi seviyorum onu, en derin dileklerimle,
Sağlık, sıhhat, mutluluklar dilerim hepimize.
İnşallah, inşallah, inşallah, âmin. Saygılarımla,
Nafiz Gültekin,
Bir yazar, bir âşık,
Yazar olmak kolay değil, Âşık olmak nazar değil, bu gönüle laf anlatmak, Akşam sabah kolay değil