Geriye doğru ilerleyen bir kazı faaliyeti olarak Husserl fenomenolojisi, anlamları, —âdeta bir meyvenin özünün/çekirdeğinin (Wesen/Kern) teninden sıyrılıp çıkması gibi— dolaysız bir apaçıklıkla beliren saf bilinç yaşantıları zemininde kurarken Frege ise anlamı, dilin kavramsal derinliklerinde aramaktadır. Yani Husserl’de ‘anlam’, şeylerin eidetik özlerini ‘görü-leme’ (anschauen) imkânı bulduğumuz transandantal bilinç zemininde tartışılırken Frege’de ise dilin mantıksal analizi üzerinden soruşturulmaktadır.
Her iki filozofun da felsefî metodolojisine, ontolojisine, nesnellikle ilişkisine, sayı kuramlarına, ‘dil-mantık’ ve ‘bilinç-düşünce’ anlayışlarına yer veren bu kitap, Husserl ile Frege felsefeleri üzerinden fenomenoloji ile analitik felsefe geleneğini karşılaştırmalı olarak ele alan Türkçedeki ilk eserdir.