Joseph Campbell'in "Tanrının Maskeleri" dizisi bütün dünya mitolojilerinden bir seçme değil; mitolojiyi insanlığın ürettiği anlama ve anlamlandırma çabası olarak başta felsefe antropoloji psikoloji olmak üzere diğer disiplinlerden ve edebiyattan da yararlanarak çözümlediği ve aynı anda bütün bu insanlık birikiminin mitolojiden yararlanarak da anlaşılabileceğini ortaya koyan "tez"li bir başyapıttır. Campbell bu tezini insanlığın doğum ölüm sevgi karşısındaki "kader"ine karşı tek bir kaynaktan doğup gelişen ve farklılaşan manevi yaşamının bütüncüllüğü üstüne kurduğu için de başarılıdır. Dünyanın tarihe geçmiş ve antropologlar eliyle toplanmış mitoslarını anlamlı bir bütünsellik içinde öğrenirken Freud Jung Mann Spengler Schopenhauer Nietzsche Goethe Wagner Joyce Picasso ve daha birçok düşünür ve sanatçının bu dünyaya bakışlarına bir de böyle bir pencereden bakacaksınız. İlkel Mitoloji psikolojimize damgasını vuran kalıtımsal veya öğrenilen tepkiler tartışmasından başlayarak İÖ 600.000'lere giden ilk insan kalıntılarından yola çıkar ve insanlığın yarattığı çeşitli kültürlerin kökenini sorgular. Ortak mirasımızı kavramada bitki veya hayvanla beslenen toplumların ödedikleri kefaret ölümsüz tanrıça ve kurban bakire Adem ve ikinci Adem İsa şaman ve rahibin temsil ettiği toplumsal yapılar bağlamında bireyin toplumsallaştırılması ve nirvana arayışı içinde çözümlenir ve bizi insan yapan tarihimize doğru yolculuğa çıkar....