"Bu sıralarda Yunanlılar hücuma geçti ve biraz başarı kazandılar. O başarıyla yetinselerdi işler çok farklı olurdu ancak başlangıçtaki bu zafer onları öyle coşturdu ki savaştan haberi olmayan, ancak, “Ankara’ya doğru” savaş çığlıkları atan kurmayıyla Kral geldi ve sonrasında gayet yetersiz hazırlıkla, nizamsız ve vahşice atıldılar. Bu durum, gerçek bir asker olan ve onları Sakarya Nehri’nde kati suretle durduran Mustafa Kemal’in kalbindeki ateşi yakmış olmalı."
Charles Harington, Kraliyet Harp Akademisi’nde gösterdiği üstün performansla kısa süre içerisinde adından söz ettirmeyi başardı. Mezuniyetinin ardından Güney Afrika ve İrlanda’da görev yaptı. Birinci Dünya Savaşı’nın patlak vermesiyle birlikte cepheye giden Harington, İkinci Ordu’yla birlikte Ypres ve Flanders’te çarpıştı. Ateşkes antlaşmalarının imzalanışının ardından ise İmparatorluk Genelkurmay Başkan Yardımcılığı görevine atandı.
İstanbul’un işgal süreci Mondros Ateşkes Antlaşması’yla başladı ve Sevr Antlaşması’nın ardından da Charles Harington, Müttefik İşgal Orduları Başkumandanı olarak General George Milne’nin yerine atandı. 1920 ve 1922 yılları arasında İstanbul’un İşgal Orduları Başkumandanı olarak görev yaptı ve bu sırada Milli Mücadele’ye tanık oldu.
· Sultan Vahideddin’i İstanbul’dan nasıl çıkardı?
· Mustafa Kemal Paşa’yla temasları oldu mu?
· Mudanya Ateşkes Antlaşması nasıl imzalandı?
· İsmet Paşa’yla dostluğu ne şartlar altında oluştu?
· İngilizler Türklerle savaşın eşiğine nasıl geldi?
· İstanbul gerçekten tek kurşun atılmadan mı alındı?
· Refet Paşa’yla aralarındaki gerilimin sebebi neydi?
· Müttefik İşgal Orduları İstanbul’u nasıl terk etti?
Bütün bu sorular ve daha fazlasını Müttefik İşgal Orduları Başkumandanı Charles Harington, yazıldıktan 83 yıl sonra Türkçede ilk kez tamamı yayımlanan hatıratında bizzat cevaplıyor. İngiliz Komutan Anlatıyor, Britanya İmparatorluğu’nun hem sivil hem de askerî durumuna, işgal sırasında İstanbul ve Anadolu’daki ahvale ve İngilizlerin Milli Mücadele hakkındaki tutumuna ışık tutuyor.