Sivil Toplum Kuruluşları, hükümetler ve işletmeler gibi tüm aktörlerin sosyal bilince sahip olmaları, yaşanabilir geleceği gerçeğe dönüştürecektir. Bu dönüşüm, işletmelere, artan düzeyde sorumluluklar yüklemektedir. Çevresel tahribatın önlenmesi için gerekli adımları atmak, çocuk işçi çalıştırılmasına tepkili yaklaşmak, çalışanlara sosyal zamanlar sunmak ve ekonomik anlamda sorumluluk maliyetlerini göz ardı etmek tüketici nazarında, işletmeleri ön plana çekmektedir. Sorumlulukların yerine getirilmesinde gerekli özeni göstermeyen işletmeler, iletişim teknolojisindeki hızlı ilerleme ile bireysel iletişim ağı genişleyen tüketiciler tarafından elimine edilmektedir. Metrelerce yükselebilen Bonsai ağaçlarını küçük bir fanus içinde minyatür haline getirmeyi başaran insanoğlu, doğasını kirleten, insana değer vermeyen ve kapitalizm ile örülmüş ağlarda kar maksimizasyonu için çırpınan işletmeleri de minyatür boyutlara getirebilecektir.
Kurumsal Sürdürülebilirliğin sağlanmasında Risk Odaklı İç Denetimin rolünü, analiz ederek ortaya çıkarmayı hedefleyen bu çalışma, sonuçları itibari ile kamu ve özel sektör işletmeler açısından önem arz etmektedir. Hipotezlerin sonuçları, Risk Odaklı İç Denetimin Kurumsal Sürdürülebilirliğin sağlanmasındaki rolünü ortaya koymaktadır.
