Zübeyde Andıç, ayrıntıları yakalamadaki hassasiyetiyle, samimi ve duygulu anlatımıyla öykümüze yeni bir ses, yeni bir renk ve eda katan bir yazar olarak buluşuyor okurlarıyla.
Onun öykülerini okurken birlikte yolculuğa çıktığınız bir yol arkadaşınızın yol boyu anlattıklarını dinliyormuş gibi hissedersiniz kendinizi. Zaman zaman onun dünyasıyla kendi dünyanızın örtüştüğüne, kesiştiğine tanık olursunuz.
Kuşlar, Pıtraklar ve Tıraş Sandığı, size yol arkadaşı olacak bir kitap.
Arif Ay
Kuşlar, Pıtraklar ve Tıraş Sandığı, Zübeyde Andıç’ın ilk öykü kitabı. Andıç, öykülerini daha çok yaşadığımız hayatın somut gerçeklikleri üzerinden kuruyor. Bir yazarlık tutumu olarak beliren bu yaklaşımdaki içtenlik ve onu besleyen sahici dil, yalın ve sürükleyici anlatım, öyküleri daha bir bizden kılıyor.
Bir öğretmenin gözünden otistik bir çocuğun dünyasını sevgi ve şefkat ekseninde anlattığı kitabın ilk öyküsü “Siyah Gözlü Beyaz Güvercin” den başlayarak hemen hemen bütün öykülerinde hepimizin bir biçimde yaşadığı, tanık olduğu, kendi yaşadıklarıyla özdeşlik kurduğu hayatın içinden kesitler, sahneler sunuyor.
Yazarın, yaşadığımız bireysel, toplumsal ya da duygusal sorunlara -yaralanmalara, acılara, sevgisizliklere, hoyratlıklara, kıyıcılıklara- yaklaşırken yakaladığı kuşatıcı bakış, bize kelimelerin uyarıcı, iyileştirici ve farkındalık oluşturan gücünü bir kez daha duyumsatıyor.
Ali Karaçalı