"Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi'nde (AIMA) 10. yıla gelinmiş. 100 yılın onda biri ama çok önemli bir basamak. AIMA 10 yıl sürdüğüne göre 100 yıl da sürebilir. 10 yıla 10'ar kişi düşünülürse ortalama demek ki AIMA'ya katılmış en az 100 kişi bugün orkestralarda yurt dışında faaliyet gösteriyor. Bu şekilde tohumlar dağılmış oluyor. Bu çok güzel bir şey. Bu sene İdil Biret'in geldiğini duydum. İlk piyano masterclass. Bu da demek oluyor ki piyano bulma sıkıntısı aşılmış. Ayvalık'ta eli yüzü düzgün piyano bulmak zor artık. Muhaceret döneminde Ayvalık'ta çok sayıda piyano varmış. Çamlık'ta ben küçükken etrafımızda bir iki evde piyano vardı. Belli ki o piyanolar bilhassa getirilmiş değil öteden beri Ayvalık'ta bulunan piyanolardı. Ayvalık içinde Kamuran Gündemir'in babası Bahri Bey'in sahip olduğu bir iki piyano da zannediyorum oralardan kalma. Diğer piyanolara muhaceretten sonra ne oldu bilemiyorum. Belki okul olarak kullanılan yerlerde de vardı ama bakımsızlıktan herhalde giderek yok oldular. İlk muhaceret yıllarında en azından 20-30 evde piyano olduğu biliniyordu..." İlhan Usmanbaş Mitos Diyarında Çağdaş Bir Kültür Odağı kitabındaki giriş yazısına böyle başlıyor. Türkiye'de böyle bir müzik akademisinin 10 yıldır faaliyet gösterdiğini kaç kişi biliyor? Bilen çok azsa işte bu kitap öğrenmek için bir fırsat. Enis Batur'un Filiz Ali ile uzun söyleşisi herkese bu fırsatı veriyor.