Hayat, ölümle sınanır. İnsan, bu kaçınılmaz gerçekle yüzleşirken teselli arar. Peki, ölümün karanlığında teselliye yer var mıdır? Yoksa bu teselli, insanın kendi zayıflığını kabullenmesinin bir maskesi midir?
Ölüm ve Teselli, bir sona değil, sonsuz bir soruya ışık tutuyor. Kadim inançlardan modern düşüncelere, ritüellerden bireysel deneyimlere kadar uzanan bu yolculuk, ölümün ve ona yüklenen anlamların derinlerine iniyor. Ölüm korkusunun, ayrılığın ve bilinmeyenin iç içe geçtiği bir dünyada tesellinin evrensel izlerini arayan bu eser, hem kalbinize hem zihninize hitap edecek.
Bu kitap, ölümün soğuk gerçekliğine sımsıcak bir insanlık dokunuşu sunuyor. Ölümü anlamaya, ona dair sorular sormaya ve belki de bir parça olsun teselli bulmaya cesaretiniz var mı?
İnsanlığın en eski sorusuna yeni bir bakış açısıyla yaklaşan bu kitap, sizi kendinizle yüzleşmeye davet ediyor.