Ahlâk sorunu olan ve bu yönde başkalaşan bir toplumda yaşıyoruz. Adalet, vicdan, dürüstlük, iyi niyet, edep, hayâ gibi iyi ve doğru değerler sürekli zarar görüyor. İnsana, çevreye ve topluma zarar veren tutum, davranış, eylem ve söylemler giderek artmaktadır. O hâle geldi ki insanlar ayan beyan ortada olan güncel gelişmelerin ardından bile bir bit yeniği, bir ahlâksızlık, bir kötü niyet arama duygusuna kapılmaya başladı. Oysa ahlâk kavramının, toplumsal, yaşamsal ve ilkesel değeri çok yüksektir. Hayatın her alanında önce ahlâka ihtiyaç vardır ve ahlâk düzelmeden hiçbir şey düzelmez! Kuran-ı Kerim’de de pek çok ayette, ahlâka ilişkin ifade ve kavramlar yer almaktadır.
Sözde herkes ahlâklıdır. Ancak bir insanın ahlâklı olup olmadığı söyleminden çok tutum, davranış ve eyleminden anlaşılır. Bir bireye ahlâklı demek için o bireyin davranışlarına hâkim olan gerçek değerlerinin bilinmesi gerekir. Ahlâk anlatılmaz yaşanır.
Kitapta kavramlar ışığında ahlâki yozlaşmanın boyutlarına işaret edilmektedir. “İnsanlar doğal olarak bilmek isterler” düşüncesiyle kaleme alınan bu kitapta, İyi niyetten uzak, insana, topluma ve ülkeye zarar veren gelişmelerden ve örnek olaylardan kesitler sunulmuştur.
