Halk anlatıları, toplumun veya bireylerin ihtiyaçlarına cevap olarak ortaya çıkmış ve bu ihtiyaçlara cevap verdikleri ölçüde varlıklarını sürdürmüşlerdir. Bu itibarla mitler ve efsaneler “inanma”, destanlar “kahramanlık gösterme” halk hikâyeleri “aşk”, fıkralar “gülme” ihtiyaçlarına asırlarca cevap vermiştir. Kadim halk anlatılarından olan masallar da bireyin ve toplumun “hayal kurma” ihtiyacına cevap vermek üzere ortaya çıkmıştır.
“Seruçe Masalları” adını verdiğimiz bu çalışmada yaşadığımız kültürel coğrafyanın emzirdiği masallarla buluşacaksınız. Mahallî kültürümüzün aynası olan bu halk anlatılarında yaşadığı coğrafyayı, kültürü ve özellikle de kendisini bulan çocuklar; masalların kılavuzluğunda ileride başarıya dönüştürecekleri nice hayaller kuracaklardır.
Söyleyecek çok sözümüz var bu kapıdan girene!..