Bu sürükleyici kitapta, uluslararası saygınlığa sahip bir tarihçi olan Peter Burke, XIV. Louis'nin iletişim araçlarına yansıyan çağdaş temsillerini ela alıyor ve âdeta medyatik bir kişilik olan kralın imgesinin inşası ve yeniden inşası sürecinde -ya da Burke’ün deyimiyle “imalinde”- sanat ve iktidar arasındaki ilişkileri inceliyor. Güneş Kral'ın bir başka yaşam öyküsü değil elinizeki kitap, kralın başarılarının hikâyesi de değil. Kralın imajını bir bütün olarak ele alıp, yüzlerce yağlıboya tablo ve gravüre, saltanatının önemli olaylarını anmak için basılan üç yüz küsur madalyon ve heykele, bunların yanı sıra oyunlara, kendisinin de sahnede yer aldığı balelere, operalara, kaside ve methiyelere, resmî gazetelere ve tarihçelere, sayısız çeşmeye ve duvar halısına yansıyan imgesine odaklanıyor. Kralı tarihin perspektifine yerleştirerek onun kendisinden önce gelen hükümdarları temsil etme geleneğiyle bağlarını, çağına ve hatta günümüze, zamanımızın devlet başkanlarına etkilerini inceliyor. Modern “medyatik” hükümdarlar hakkındaki bu ilk ve topyekûn bir çalışmanın ürünü olan kitap, günümüz devlet başkanlarının iletişim araçlarıyla ilişkilerine de ışık tutuyor.
|
“Bu incelemenin amacı, zamanımızın iletişim analistlerinin ürettiği bir formülle özetlenebilir: Louis hakkında kimin kime ne dediğini, hangi kanalları ve hangi kodları kullandığını, hangi mecralarda, hangi niyetlerle ve hangi etkilerle bunu yaptıklarını keşfetmeye çalışmak.”