Lala’yla Sencer, iki derviş gibi yola çıktılar. Nereye gittiklerini de pek bildikleri yoktu. Talih ne çıkarırsa önlerine... Gündüz yol alıyorlar, gece olunca da buldukları hanlarda konaklıyorlardı. Ve tabii hep soruyorlardı. Resmi gösteriyorlardı.
Resimdeki kişi kimdi ve hâlâ yaşıyor muydu?
”
***
Sadık Yalsızuçanlar’ın birbirinden kıymetli öyküleri, “İrfan Pınarından Öyküler” çatısı altında sizler için derlenip hazırlandı. Hak ve hakikat yolculuğunun ana arterlerinden hareketle, dervişâne his zincirlerinin birbirini tamamladığı; gönül, vicdan, iman ve Hakk rızası uğruna adanmış hayatlar hepimize bu hayat yolculuğunda, hayat ötesine dair âdeta birer yol haritası ve bu yola dizilmiş hakikat kandillerini sunuyor. Her bir öykü, gönül hanemizdeki iman kalesini bir kat daha muhkem kılıyor.